20 Ağustos 2013 Salı

klasik ürün, yepyeni formül


       
Son 10 yılda satılan DDML(Dramatically Different Moisturizing Lotion) miktarı: Big Ben’i 1,77 defa doldururdu. Eiffel Kulesi’ni 8,1 defa doldururdu. 2012 Yılında tüm dünyada her 4.87 saniyede bir DDML satıldı. Güzellik ritüellerinin bu vazgeçilmez formulü ise şimdi yepyeni bir formülle karşında.

Dramatik bir haberim var!
Dermatologlar tarafından ilk üretilen nemlendirici olan,
Amerika’nın en çok satan nemlendiricisi tekrar bütün ilgileri üzerine çekiyor. Clinique’in
ikonik losyonu, dermatologlar tarafından yenilenen formülüyle  daha dramatik sonuçlarla
karşımızda. Vaadleri ise;
·    Beğenilen ipeksi ve hafif dokusunu koruyarak , cildin nem bariyerini 8 haftada %54’e varan oranda güçlendirir.
·     Yağ oranını değiştirmeden nemlendirme oranını iki katına çıkaran yeni formül sayesinde gün boyu neme doygun bir cilt sağlar.

Peki bu, neden bu kadar önemli?
Bu iki önemli gelişme cildin en sağlıklı görünümünü korumasını ve çevresel  etkenlere karşı
daha güçlü olmasını sağlar.

Mantıklı bir soru
Neden Clinique denince ilk akla gelen, 3 Adımlı Cilt Bakım Sistemi’nin ayrılmaz bir parçası 
olan ve milyonlarca kullanıcının çok sevdiği bir ürünü yeniden formüle etti? 
“Çünkü yaşadığımız dünya değişti. Cilt bakım teknolojisi değişti. Ve dolayısıyla biz değiştik!” 
diyor Clinique Global Ürün Geliştirme Müdürü Janet Pardo.
 Clinique sürekli olarak ürünlerini geliştirmek ve kullanıcılarının maksimum memnuniyetini 
sağlamak için yeni içerik ve teknolojileri araştırıyor. Çünkü cildimiz eskisinden çok daha 
fazla yardıma ihtiyaç duyuyor.

Cilt hassasiyetine neden olan birçok etkenden bahsedebiliriz: çevremizde bulunan 
irritanlar, mevsim değişikiği, seyahat, uykusuzluk, işlem görmüş yiyecekler ve günlükhayatın 
stresi. Tüm bu etkenler cildimize zarar veriyor. Dermatolojik endişelerin tedavisinde lider 
bir marka olan Clinique, ikonik Dramatically Different Nemlendirici Losyon’un formülünü 
yenileyerek sürekli karşımıza çıkan bu endişelerin yok edilmesi konusunda sorumluluk 
üstlenmiş. Tüm dünyada kadınlar tarafından en beğenilen özellikleri değiştirilmeden, formül 
yenilenmiş.

6,5 yıl süren çalışmalar... Beklemeye değdiğini gösteriyor...

3 dermatolog, 53 araştırmacı ve 100’ün üzerinde formül denemesi.. Böylece Dramatically 
Different Nemlendirici Losyon+; en mükemmel, yenilenmiş formülüyle yeniden karşımıza 
çıktı. Ürünün son hali oluşturulmadan önce Clinique’in Ürün Geliştirme takımı, uzman 
dermatologlar ile birlikte yeni içerikleri değerlendirdiler ve en özenli testleri uygulamışlar.
Bunun yanında yenilenen formül, Clinique’in daha önce hiçbir ürüne uygulamadığı kadar çok 
algısal testten geçmiş. Clinique 45 yıl önce de kadınların harika bir cilde sahip olmalarına 
yardımcı oluyordu. Dolayısıyla tüm dünya üzerindeki sadık DDML kullanıcılarının yeni formül 
hakkındaki  düşüncelerini öğrenmek çok önemliydi. 5 ülkede; farklı etnik kökenlerden, ürünü 
halen kullanan, ürünü daha önceden kullanmış ve yeni kullanıcılardan oluşan 1600’ün 
üzerinde kadın  YENİ Dramatically Different Nemlendirici Losyon+ hakkında harika geri 
dönüşlerde bulundu. Gün boyu rahat hissen, neme doymuş, yumuşak ve pürüzsüz bir cilt.

Formül nasıl çalışıyor?
Cildin nem bariyerini güçlendirmek ve cildin nem tutma kapasitesini arttırmak için Clinique 
yeni formül yaratma teknolojisini özel dermatolojik içeriklerle birleştirdi. Orijinal Dramatically 
Different Nemlendirici Losyon geliştirildiğinde Dr. Normal Orentreich, cilt ile en uyumlu 
içeriklerin kullanılması konusunda çok seçici davranmıştı. Bugün, Dr. David Orentreich ve 
Dr. Catherine Orentreich de aynı bakış açısıyla cildin yapısı ile en uyum içerisinde olan, 
etkin ve irritasyona yol açmayan içeriklerin kullanılması konusunda hassasiyet 
göstermişlerdir.

Cilt Bariyerini Güçlendiren Kompleks
Ayçiçek tohumunun kabuğu, arpa özü ve salatalık özünden oluşan içerik kokteyli cildin nem 
bariyerinin güçlendirilmesini saplar, esnekliğini arttırır ve çevresel strese karşı cildin 
direncini arttırıyor.

Yeni nemlendirici içerikler:
Hiyalüronik Asit,  cildin nem tutma kapasitesini arttırdığına dair etkinliği kanıtlanmış, 
gelişmiş bir nemlendirime sağlar.
Gliserin cildin nemi hapsetmesini sağlayan, bilinen bir nem tutucudur. Çevremizde bulunan 
havadan dahi nem emilimi sağlayan yüksek oranda bir nem tutucudur.
Üre cildin doğal nemlendirme elementlerinden olan (NMF-Natural Moisturizing Factor) ve 
doğal yollarla oluşan bir içeriktir. NMF içerikleri sağlıklı bir cilde sahip olmamızı sağlar.



Pardo, “dünyanın en iyi nemlendiricisini kullanıyor olablilirsiniz. Ancak cildinizin nem  bariyeri
güçlü değilse,  nem buharlaşır” diyor. Nemlendirme ve cilt bariyerinin güçlendirilmesi aynı 
anda sağlanmalıdır.



Gelişmiş nemlendirme teknolojisi ve yeni bariyer güçlendirici etkileri sayesinde yeni formül 
dramatik bir fark yaratıyor. İkonik sarı rengini, ipeksi ve hafif içeriğini, kolay emilim gibi en 
beğenilen özelliklerini korurken Clinique dermatologları tarafından özenle ve gelişmiş bir 
teknolojiyle yenilenen Dramatically Different Nemlendirici Losyon+ hayatımızda büyük yer 
alacağa benziyor.  Cildini yumuşak ve esnek  hissederken aynı zamanda sağlık ışıltısını da
yansıtacak. Düzenli kullanıldığında cildinin daha uzun süre daha genç görünmesine katkıda
bulunacaksın. Tüm cilt tipleri için yepyeni bir gelecek başlıyor.

YENİ Dramatically Different Nemlendirici Losyon+'u Eylül 2013 itibatiyle tüm Clinique satış 
noktalarından edinebilirsin.

Satış fiyatı: 50 ml, 59 TL
125 ml, 129 TL

19 Ağustos 2013 Pazartesi

yeni sezonda yepyeni bir sen

Yaz kokunu bir kenara bırak ve yeni sezona yepyeni bir kokuyla başla. 
Senin için dört farklı önerim var.


1.Doğallık yanlısıysan L'Occitane 
Hem doğal içerikli, hem muhteşem kokuyor. L’occitane, La Colleccion De Grasse serisinin dört özgün kokusuyla makyaj masamda yerini ayırdı. Bu serinin özelliği Akdeniz ikliminden gelen içeriklerle dünyanın diğer uçlarındaki materyalleri birleştirmesi. En beğendiğim ise Uzak doğudan gelen manolya esansiyel yağı ile Güney Fransa’dan gelen böğürtlen karışımı; L’Occitane Magnolia & Mûre Eau de Toilette(75 ml. 139 TL)





2.Çiçek kokularından vazgeçemiyorsan ELIE SAAB, Le Parfum
Yeni Eau de Parfum Intense, parlak bir Portakal Çiçeği patlamasıyla açılıyor. Orta notalarda, Gül Balının tatlılığı ile hoş bir şekilde kıvam katılan leziz ve neredeyse narkotik Ylang-Ylang etkisi oluşturuluyor.“Elie Saab için yaptığım bu projede en çok sevdiğim şey, kendinden emin kadınsılığın bu oldukça pozitif havası.” Francis Kurkdjian (50 ml. EDP 228 TL)




3.Şişesi de koku kadar önemli diyorsan Chloé, Roses De Chloé
Chloé şişeleri gerçek kristal ve gümüş kullanılmış, kapağında ki gelişigüzel bağlanmış kurdeleyle tam bir dekoratif obje. içeriğinde ise Türk gülü var, denedim MUHTEŞEM kokuyor. Eylül'den sonra Tekin Acar ve Sevil mağazalarından edinebilirsin.





4.Eğlence için Marc Jacobs, Honey
Şişesi gibi kokusu da bir o kadar eğlenceli Honey'i denemeden, sonbahar kokuna karar verme. Eğer enerjik bir karakterin varsa Honey'nin seni tam olarak yansıtacağını düşünüyorum. Honey'i satın almak için de yine Eylül ayını beklemelisin.

ilk kez bu blogda: Bergüzar Korel ve Pantene işbirliği

Yıllardır sağlıklı ve ışıltılı saçlarıyla adından söz ettiren ünlü oyuncu Bergüzar Korel, daha önce marka yüzü olduğu Pantene ile yeniden bir araya geliyor. Tıpkı çok sevdiğiniz bir dostla uzun bir aradan sonra yeniden karşılaşmak gibi...

Başarılı oyunculuğu ile olduğu kadar bakımlı ve sağlıklı saçlarıyla da dikkat çeken Bergüzar Korel, Pantene’in yeni serisi Pro-V Doğal Sentez Yağ Terapisi Serisi ile güzelliğin sağlıktan geldiğini keşfetmemizi sağlayacak.

Yaz sonrası 'kök hücre' ile yenilen



Estetik operasyonlarda başarılı sonuçlar alınmasını sağlayan “kök hücre” teknolojisi, yaz sonrası yenilenme uygulamalarında da kullanılıyor. Yaz ayları boyunca yaptığın deniz ve güneş keyfi, seni dinlendirip stresten arındırsa da cildin üzerinde olumsuz etkiler yaratabiliyor. Kişinin kendi doğal hücreleriyle uygulanan kök hücre teknolojisi ise oluşan hasarları gidererek tazelenen bir ciltle sonbaharı karşılamamızı sağlıyor.

Daha sağlıklı, daha canlı, daha genç bir cilt…
Yüz gençleştirme, cilt yenileme estetik cerrahinin en çok uygulanan tedavilerinin başında geliyor.  Yüz dokularının yaşın ilerlemesi ve dış etkenler gibi sebeplerle zayıflayıp yaşlanmaya ve hücre sayısı azalarak atrofiye olmaya başlar. Bu dokuların zayıflaması ve hücrelerin azalmasıyla da yüz dokuları sarkar. Plastik ve Estetik Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Nuri Battal; kök hücre tedavisi ile eksilen dokuların yeniden tamamlanarak, cildin tazelendiğini, gençleştiğini söylüyor.

Kök hücre teknolojisini, yağ hücresi tedavisi ile karşılaştıran Op. Dr. Nuri Battal; şu bilgileri veriyor: “Yağ hücreleri yüze enjekte edildiğinde oksijensizliğe tahammülü olmadığı için büyük çoğunluğu ölüp erir. İstenilen sonucu elde etmek zorlaşır. Kök hücreler ise çok daha dayanıklıdır. Konulduğu ortama hızlıca adapte olarak burada yerleşip çoğalmaya başlar. Kök hücrelerin tutunma ve yaşama potansiyeli yüksektir. İşte bu nedenle yeni cilt oluşumuna zemin hazırlar. En önemli özellikleri de yerleştikleri dokuda salgıladıkları enzimlerle damarlanma ve dolaşımı artırarak doku gençleşmesini sağlamalarıdır. Yerleştirilen kök hücrelerle göz çevresi, yanaklar, alın, çene kenarları dudaklar, boyun cildi yenilenir ve dolgunlaşır.”

Herhangi bir alerjik reaksiyon riski olmaması da tedaviyi son yılların gözdesi haline getiriyor. Son derece sağlıklı olan bu uygulamada kök hücre tedavisi, aynı anda istenmeyen yağlardan kurtulmayı da sağladığı için özellikle kadınlar için cazip bir yöntem.

Lokal ya da genel anestezi altında enjektör ile genellikle hastaların da kurtulmak istediği bölgeler olan, karın bel ya da kalça bölgesinden bir miktar yağ dokusu özel kanüllerle alınır. Sonrasında bir dizi işlemden geçirilerek kök hücreleri, yağ hücrelerinden ayrılır ve tamamen kök hücre içeren bir sıvı elde edilir. Bu milyonlarca kök hücre içeren sıvı, ihtiyaca göre kullanılacak yere enjekte edilir.

Op. Dr. Nuri Battal, kök hücrede kişinin kendi dokusu uygulandığı için sonuçların da ‘doğal’ olduğunu söyleyerek şu bilgileri veriyor: “Uygulandığı bölgede kan dolaşımını artırdığı için cilt gençleşir ve daha parlak bir hal alır. Konulduğu bölgelerde yeni hücre oluşumunu artırarak doku gençleşmesini artırır. Neredeyse tamamen ağrısız bir uygulamadır. Büyük cerrahi işlemlerde olduğu gibi aşırı şişmeler morarmalar pek görülmez. Kişi normal yaşamına kısa sürede döner. Uygulandığı bölgelerde herhangi bir iz bırakmaz dikiş gerektirmez. Pansuman gerektirmez ağrılı ve yorucu kontroller yoktur. İyileşme süresinin çok kısa olmasını yanı sıra tedavinin etkisi de kısa zamanda ortaya çıkmaya başlar. Uygulama sonrası hasta hızlı bir şekilde iyileşir ve 3-7 gün içinde normal hayata dönülebilir. Sigara içilmemesi altın kuraldır.”

sezonun makyaj önerisi: koyu tonlarda bir sonbahar

go deeper this fall



Bobbi Brown Cosmetics foundation / NARS Cosmetics lips makeup / Lancôme mascara, $34 / MAC Cosmetics lip stick, $31 / Chanel nail polish

16 Ağustos 2013 Cuma

BEMBEYAZ DİŞLER HAYAL DEĞİL

Yaz sezonu geride kaldı, ama yazdan kalma bronzluğun sana yazı yaşatmaya devam ediyor. Bu güzel görünümünün tamamlayıcısı dişlerin de sonbahara hazır mı? 
Kahve, sigara, yanlış beslenme ve diğer birçok etken dişlerini gün be gün sarartıyor. Hisar Intercontinental Hospital Ağız ve Diş Sağlığı Bölümü Uzmanı Dr. Banu Okur Çakmakçı dişlerindeki renk değişimini, “dişler zamanla kararır; ancak aynı zamanda tüketilen bazı yiyecek ve içecekler, sigara kullanımının biriktirdiği lekelenmeler dişin rengini dolayısıyla görünümünü de önemli ölçüde olumsuz etkiler” diye açıklıyor.
“Sigara, pipo kullanımı ile daha çok diş etine yakın bölgelerde sarımsı kahverengiden siyaha kadar oluşabilen renkleşmeler oluşabilir. Yiyeceklerin ve içeceklerin de boyar maddeleri direk olarak diş yüzeyine tutunabilir. Bu renkleşmeler ağız hijyeni kötü olduğu durumlarda daha fazla olmaktadır”. Gizli aksesuarın, dişlerinin; ilk izlemini, gülümsemeni, en mutlu ve en önemli anlarını kabusa çevirmesine izin verme. İşte daha beyaz dişler için yapabileceklerin...
 Eski ağız bakım ürünlerini yenileme zamanı!
Ağız gargaran: ağız gargaranı beyazlamana yardımcı bir gargarayla değiştirebilirsin. Listerine® Stay White, dişlerin daha temiz ve parlak olmasını sağlarken doğal beyazlığını koruyor. Fırçalama ile ulaşılamayan alanlara ulaşan ürün, günde 2 kez kullanıldığında plak oluşumuna karşı 24 saat koruma sağlıyor ve nefesini tazeliyor.

Diş ipin:  Tam bir ağız bakımı için dişlerini düzenli fırçalaman yeterli olmaz. Bunu zaten biliyorsun. Diş ipi kullanmayı alışkanlık haline getirdiysen, günlük olarak kullandığın ürünü beyazlatan bir diş ipiyle değiştirerek yol kaydedebilirsin.  Colgate Optik Beyaz Diş İpini Dene. (9 TL)
Fırçan: Günlük olarak kullandığın bu ürünün, aynı anda çok yönlü bakım yapması hem zamandan kazanmanı hem de küçük bir adımla büyük değişim elde etmeni sağlayabilir. Dişlerini temizlerken doğal olarak beyazlatan Oral B Vitality White + Clean’i  (55,46 TL) dene.

Macunun: Diş macunun yalnızca dişlerini temizlemesin, aynı zamanda beyazlatsın da. 2,5 kat beyazlık sağladığı klinik olarak kanıtlanan Supersmile’ı (39 TL) deneyebilirsin. İçeriğinde sert aşındırıcılar içermeyen Supersmile, diş minesine zarar vermeden, hassas diş ve diş etlerinizi koruyarak kahve, çay, tütün, kırmızı şarap gibi içeceklerin yol açtığı lekelerden sadece bir kaç fırçalama sonrasında kurtulmanı sağlıyor.
Eğer diş hassasiyetin varsa, aynı anda diş hassasiyetini gideren ve dişlerini beyazlatan bir macun tercih edebilirsin. Arm&Hammer Hassas Dişler İçin Beyazlatıcı Diş Macunu (14,50 TL) ağrılı diş hassasiyetinde azalma sağlamaya yardımcı oluyor. İçeriğinde yer alan karbonat ve mikro-parlatıcı kristaller ile hassas dişleri güvenle beyazlatmayı ve etkili bir temizlik sağlamayı destekliyor.

Kısa sürede etkili bir çözüm için bleaching yaptırabilirsin. Klinikte bleaching yöntemi, ortalama 30 dakika süren tek seansla 8 tona kadar beyazlık sağlıyor. Gerekirse işlem birden fazla seansla tekrarlanabilir. Uygulamanın bedeli ortalama 500 TL. Unutmaman gerekense, eski alışkanlıklarını devam ettirirsen dişlerinin kısa sürede yine eski rengine döneceği.

Beyazlığın devamı için…
Pipet kullanımını alışkanlık haline getir. Dr. Çakmakçı, “Dış kaynaklı renklenmelerin en önemli sebebi, boyar madde içeren yiyecek ve çay, kahve, kola gibi içeceklerin sık tüketilmesidir. Bu şekilde mine yüzeyinde açık kahverengi-siyah renklenmeler görülür” diyor. Pipet kullanarak şekerli ve asidik içeceklerin dişlerine temasını en aza indirebilirsin.

Beyaz şarabın yanında peynir ye. Beyaz şarabın içerisinde bulunan asit diş minesini yıpratıyor. Endişelenme, estetik dişler için, beyaz şarap keyfinden vazgeçmek zorunda değilsin. Şarabın yanında tüketeceğin diş dostu peynir, ağzın pH dengesini ayarlamana yardımcı olur. İçeriğinde bulunan kalsiyum, fosfor ve protein gibi maddeler ise dişlerde plak oluşumunu ortadan kaldırır.

Elma tüket. Yutkunmak, ağzı küçük yiyecek artıklarından ve yiyeceklerin ağza yapışma ihtimalinden ‘doğal’ yönden koruyor. Bu nedenle elma gibi tükürük üretimini artıran yiyeceklerle diş sağlığını koruyabilirsin.


Avon'un yeni marka yüzü Hadise oldu.

Kampanya icin olusturulan #hadisecikart hashtagine bir goz atmani oneriyorum.

Tırnakların Göz Alsın!

Tırnak sanatına ilgin mi var? İhtiyacın olan tek şey rengarenk ojeler değil. Sephora mağazalarından edinebileceğin Ciate'yle yapabileceklerine bir göz at.

 Ciate Tüy Etkili Manikür Kiti « Feather » 
Ciate yeni sezonda tırnaklarda tüy etkisi sunuyor!
Zarif tüy etkisini, en sevdiği podyum gösterisinden ilham alarak yarattığını söyleyen Ciaté Sanat Direktörü Charlotte Knight, bu “vamp” stilin tırnaklara narin, son moda bir dokunuş verdiğinin altını çiziyor. Bu yıl tırnakları tüy ile giydirmenin tek yolu Ciate’de!

Uygulama Tekniği
1. İlk olarak kitte yer alan ojeden 2 kat uygulanarak, 5 dakika kurumaya bırakılıyor.
2. Ardından, son katman olarak bir kat daha sürülüyor ve oje hala ıslakken tüy tırnağa yerleştiriliyor.
3. Tüyün tırnağa düzgünce yayıldığından emin olmak için, kütikül ve tırnak arasında küçük bir aralık bırakılarak kuş tüyüne hafifçe bastırılıyor.
4. 3 dakika kuruttuktan sonra birkaç ekstra tüy kalmasına izin vererek, tüyden kalan fazlalıklar Ciaté tırnak makasıyla kesiliyor.
5. Tırnaklarda düzgün kenarlar yaratmak için tırnaklar tüylerle kaplanıyor.
6. Son kat ojeyi 15 dakika kuruttuktan sonra tırnak makası ile fazlalıklar temizleniyor.

Fiyat: 65,50 TL 

Ciaté Havyar Manikür Kiti “Caviar Luxe” 
Charlotte Knight Ciaté "Caviar Luxe" manikürü, bir dergi kapağı için 3 boyutlu oje etkisi ortaya çıkarabilmek niyetiyle ilham ararken buluyor. Havyar etkisi, şimdi tırnaklar için nadide bir taşa dönüşüyor.

Uygulama Tekniği
Temel oje rengi 2 kat olarak uygulanıyor. Oje hala ıslakken “Caviar Luxe” incileri kalın katmanıyla tırnaklara serpiştiriliyor ve nazikçe bastırılıyor. 20 dakika bekledikten sonra bir kat daha uygulanıyor ve tırnak yüzeyini incilerle kaplanmış oluyor.

Fiyat:65,50TL


15 Ağustos 2013 Perşembe

Garnier'nin marka yüzü Sinem Kobal oldu


Başarılı kariyeri ile dikkatleri çeken Sinem Kobal; Garnier’in yeni güzellik elçisi oldu. Sinem Kobal aynı zamanda Garnier Skin Naturals’ın ilk Türk marka yüzü olma özelliğini de taşıyor. Garnier’in derinlemesine temizlik sağlayan ürünü Garnier Skin Naturals Saf ve Temiz 3’ü 1 Arada için kamera karşısına geçen Sinem Kobal, reklam çekimlerinin ardından deneyimlerini aktardı.

DTüketiciler tarafından Garnier’i en iyi yansıtan ünlü olarak seçilen Sinem Kobal:  “Garnier tarafından güzellik elçisi olarak seçilmiş olmak beni çok heyecanlandırdı. Benim için duru ve yalın bir güzelliğe sahip olmak oldukça önemli. Bu anlamda Garnier ile güzellik ve bakım konusunda aynı anlayışa sahibiz. Garnier gücünü doğadan alan pratik ürünleri ile gözle görülür değişimler yaratıyor ve herkese doğal güzelliğin özgürlüğünü sunuyor.” diyerek marka ile işbirliğini açıkladı.
Garnier’in hem modern, samimi ve ulaşılabilir marka duruşu, hem de tüketiciye verdiği güven ve kalite açısından bir arada olmaktan gurur duyduğu bir marka olduğunu söyleyen Sinem Kobal: “Garnier ile birlikte tıkanmış gözeneklere, siyah noktalara ve yağlanma problemlerine karşı savaş açıyoruz. Reklam filmimizi Türkiye’nin 1 numaralı cilt bakım ürünü olan Garnier 3’ü 1 Arada için çektik. Garnier 3’ü 1 Arada’yı çok etkili ve işlevsel buluyorum. Yoğun ve hızlı iş hayatıma rağmen cildimdeki sağlıklı ve pürüzsüz görünümü Garnier 3’ü 1 Arada’ya borçluyum. Cilt temizliği, peeling ve maske uygulamasını tek bir üründe sunan Garnier 3’ü 1 Arada, tüm cilt bakım ihtiyaçlarımı karşılıyor.” dedi.
 
Reklam filmi çekimlerinde çok eğlendiğini ve sonunda Garnier gibi renkli, dinamik ve eğlenceli bir reklam filmi çıktığını söyleyen Sinem Kobal, deneyimli yönetmen Olivier Venturini’den güzelliği ve profesyonelliği ile tam not aldı.

Venturini kariyerine sinemanın doğum yeri olan Fransa’da başlasa da, Amerika, İtalya, İngiltere ve Almanya gibi birçok farklı ülkede uzun süreler kalarak tekniğini geliştirmiş bir yönetmen. Garnier’in reklam filmi için aynı zamanda daha önce İstanbul’da ve Avrupa’nın birçok yerinde çekimlere katılmış olan görüntü yönetmeni Jan Doeppert ile çalışıldı. Kampanya fotoğrafları ise Paris’te yaşayan Türk fotoğrafçı Saima Altunkaya tarafından çekildi. Reklam çekimi 2 gün sürerken, fotoğraf çekimlerine 1 gün ayrıldı.

Garnier 3’ü 1 Arada kampanyası 2013 yılında Sinem Kobal ile farklı mecralarda tüketiciler ile buluşmaya devam edecek.




14 Ağustos 2013 Çarşamba

güzellik iksirine yepyeni bir yorum

Mythic Oil Couture Edition by DILEK HANIF
Ve Efsane Doğdu:
Mythic Oil... 2011 yılında lanse edilmesinden bugüne kadar geçen zamanda 60 ülkede kadınların güzelliklerine tarihin derinliklerinden gelen bir dokunuş. Sahip olduğu efsanevi büyüleyici etkisi ile kadınların ve zanaatkar kuaförlerin vazgeçemedikleri iksiri olmuştur.
Efsanevi Doğu’nun güzellik ritüellerininden ilham alınarak yaratılan Mythic Oil  sadece altı ayda, saç tasarımcıları ve kadınlar arasında kült olmayı başardı. Paris, Londra, Milan ve New York moda showlarının kulislerinde rüzgarını estiren Mythic Oil şimdi kadınların sağlıklı saç bakımı için tüm ihtiyaçlarına cevap verebilmek üzere, eşsiz ürünler ile serisini daha da zenginleştirdi. Saçları efsanevi güzellik ile buluşturan Mythic Oil özel doğal yağlar ile harmanlanmıştır. Argan, pirinç kepeği  ve pamuk çekirdeği yağlarının herbirinin efsanevi özelliklerinin birbiri ile buluşmuş ve tarihe gömülen doğu geleneğinin güzellik tekniklerini tekrardan canlandığı efsane doğmuştur.
Dilek Hanif: 
“Osmanlı tarihini ruhumun derinliklerinde hissediyorum” diyen Dilek Hanif 1990 yılında ilk markası Dilek Hanif Line’ı  yarattı. İlk “Couture” defilesini 2002 yılında Aya İrini’de sunmasını devamında birçok değerli başarılar izledi. 2004 yılından beri Osmanlı motifleri ve çağdaş stilin bir araya gelerek yarattığı farklı estetik anlayış içeren koleksiyonlarını Paris’te sunuyor. Tasarımlarında Doğu ve Batı’yı buluşturan Hanif, yüksek enerjisi ve yeteneği ile Türkiye’nin değerlerini tasarımlarında ön plana çıkararak modern Türkiye’nin en önemli tasarımcılarından biri olmuştur.
Dilek Hanif’in dokunuşu ile Mythic Oil şimdi daha cezbedici..
Mythic Oil’in şık ve gizemli tasarımını yaratan Hanif, Mythic Oil’in dünyasını haz ve tarihin derinliklerinden gelen güzellik olarak yorumluyor. Siyah ve altın gölgelerin maximize edildiği Dilek Hanif Mythic Oil Couture tasarımında Hanif’in yorumu ile kadınların prenses, saçların mücevher olduğu dünyada zerafet, kadın ruhu ve modernite bir araya getirildi. Dilek Hanif’in eşsiz dokunuşu ile Mythic Oil gizemi yepyeni couture kıyafeti ile şimdi daha da cezbedici..

Haftanın SPA önerisi: Spa La Blanca

SPA La Blanca’da Yenilenme Dönemi: Sonbahara Hazırlık Bakım Kürü

CVK Taksim İstanbul Hotel’in içinde yer alan Spa La Blanca  yaz aylarında güneş etkisi ile oluşan ölü derilerinizden arınman için özel bakım paketleri sunarken, enerjinizi artıracak egzotik masaj paketleri ile seni sonbahara hazırlıyor.

CVK Taksim İstanbul Hotel içinde yer alan SPA la Blanca, sonbaharı yenilenerek karşılamak isteyenlere özel masaj ve bakım seçenekleri sunuyor.  Şehire dönüş hazırlığı ritüelinde; ölü derilerden arınmak için hamamda uygulanan peeling bakımının ardından, uzman terapistler tarafından İsveç Masajı yapılıyor. Dinginlik hissi veren İsveç masajı, kaslarının ısı ile gevşemesini ve günün rutin stresinden 60 dakikalığına uzaklaşmanı sağlıyor. Masaj sırasında isteğe göre kokusu ile ferahlık hissi veren altın yağı kullanılıyor ve son bahar ışıltısı tüm cilde yansıyor.

Dünyada Kleopatra dahil tüm efsanevi isimlerin kullandığı altın yağı ciltte 2- 2,5 saat arası kalıyor. Cilde yeniden ışıltısını kazandıran yağ aynı zamanda derinlemesine bakım yapıyor.

Fitness Center, kapalı sauna, hamam, buhar banyosu, kar çeşmesi ile CVK Taksim İstanbul Hotel’in içinde yer alan SPA La Blanca, günün yorgunluğundan ve stresinden uzaklaşmak isteyen konuklarını tatil dönüşü bekliyor.

Güneş Lekeleri ve Tedavileri Hakkında Bilmen Gereken Her Şey

Yaz bitti, vücudundaki güneş lekeleri ise sana yazı hatırlatmaya devam ediyor. Endişelenme ve okumaya devam et.

Lekeler neden, nasıl oluşur?

Lekelenme; Melanosit adını alan renk hücrelerinin, deriye rengini veren melanin adlı pigmenti normalden fazla üretimine bağlıdır. En fazla görülen lekelenme tipi “melasma” olarak bilinir. Özellikle güneş uyarısıyla gelişen bu durum, hormonal sebepler, ışığa duyarlandırıcı ilaçların kullanımı, bazı hastalıklar, genetik yatkınlık ve deri üzerine uygulanan kozmetikler gibi nedenlere bağlı olarak meydana gelebilir. Dr. Elif Ebru Güner “Hatta bilgisayar ve yoğun ışıma yaratan floresans kaynakları bile lekelenmenin sebepleri arasındadır.” diyerek masa başı çalışanları da uyarıyor. Dr. Güner, en sık etkilenen bölgelerin ise alın, yanaklar, burun ve dudak üzeri olduğunu belirtiyor.

Geçirilmiş bir hasara ya da deri üzerinde uygulanan herhangi bir işlem veya hastalık sonrası gelişen durum ise postinflamatuar pigmentasyonu tarif eder.


“Çiller” ise genetik olarak çocukluğumuzdan itibaren var olan yazın belirginleşen yüzeysel  pigmentasyonlardır. Dr. Güner, çillerin tedavi gerektiren bir durum olmadığını ifade ediyor.

Lekeler nasıl tedavi edilir?

Dr. Elif Ebru Güner, bütün bu sorunların tedavisinde en önemli faktörün derinin güneşten korunması ve uzun sureli tedavi basamakları olduğuna dikkat çekerek şu bilgileri veriyor:

Bilinmelidir ki lekeyi tedavi etmek duyarlılığı ortadan kaldırmaz ve bunu ortadan kaldırabilmek için uyaranları azaltmak gereklidir. Leke tedavisinde temel mekanizma renk pigmenti üretimini engellemek, pigment taşıyan keratin hücrelerinin atılımını sağlamak ve duyarlanmayı uzun süre azaltmaktır. En az 1,5-2 yıl gibi süren dönemlerde duyarlanmayı azaltmak için lokal tedaviler kullanılmaya devam edilebilir.

İlk olarak dermatoloji hekiminin yazdığı ve lokal olarak kullanılan kremlerin yanı sıra fiziksel filtre içeren güneş koruyucuları ile tedaviye başlanmalıdır. En az 4-6 ay süre ile uygulanan bu tedaviler ile başarılı sonuçlar alınamıyorsa ya da mevcut tedavi süresini kısaltmak isteniyorsa pigment hücrelerinin atılımını kolaylaştıran “kimyasal peeling”ler uygulanmalıdır.

Çok çeşitli kimyasal peelingler uygulanabilir ve bunların birçoğu meyve asitleri olarak bilinen peelinglerdir. Aslında daha çok resurfacer olarak kullanılan bu kimyasallar, derinin epidermal dediğimiz katmanında etkilidir. 2 haftada bir uygulanabilen  resurfacerlar ortalama  6-8 kere uygulanmaktadır. Leke tedavisinde çoğu zaman daha alt katmanlara inebilen “orta derece” ve “derin” peelingler tercih edilmektedir.

Dr. Güner, hastalarında Dermaplus MD kombinasyon peeling protokollerini uygulamayı tercih ettiğini belirtiyor. Etkin ve güvenilir bir tedavi protokolü olmasının yanı sıra konforlu bir uygulama sağlayan tedavi, leke sorununa çözüm getirirken çok güçlü antiaging faydalar da sağlıyor. İnce çizgi ve kırışıklıkları dolduruyor, cildi toparlayıp sıkılaştırarak hastayı mutlu eden sonuçlar yaratıyor. (Dermaplus MD Skin Brite  Peel, Dermaplus MD TCA (7/2) Peel, Dermaplus Md  Super Pigment solution, Dermaplus MD traditional Jessner solution kullanılan uygulamalardan bazıları…) Peeling ajanları komplikasyona neden olmadan, cilde üst üste tatbik ediliyor ve ayda bir olmak üzere 3-6 seans uygulanıyor.

Dr. Güner, tedavi basamaklarında peelingler ile birlikte,  2-3 hafta arayla Roller tedavileri, PRP tedavileri, mezoterapi ve dermabrazyon da uygulanabildiğini söylüyor. Bu tedavilerin başarısı ise kişiden kişiye değişiyor. Bu noktada önemli olan hasta için en uygun kombinasyonu belirleyip uygulamak.

Leke tedavisinde “lazer” uygulamaları da  son yıllarda tercih edilmektedir. Dr. Güner, lazerle daha kısa sürede başarı sağlamakla birlikte pigment oluşumunu baskılayan diğer tedavilere de devam etmek ve kombine uygulamak gerektiğinin altını çiziyor. Leke tedavisinde kullanılan lazerler ise “Q Switched Nd Yag” ve “CO2” lazerler.

Q Switched Ndyag Laser;  dermal ve epidermal kökenli melasmalarda  ve dövme silmek için  uygulanır. Leke tedavisinde uygulama sonrası hafif bir kızarıklık dışında bir problem oluşturmaz, kişi günlük aktivitesine devam edebilir.
Ayrıca Fraksiyonel CO2 lazerler de; güneş lekeleri tedavisinde başarıyla çözüm sağlar. Derin soymaya ve kollajen dokuda yenilemeye sebep olduklarından aynı anda cilt gençleştirme de sağlarlar. Ancak güçlü etkileri sebebi ile kızarıklık uzun dönem sürebilmektedir.

Bir başka yöntem “krioterapi” ise lekenin dondurularak ortadan kaldırılmasıdır, uygulaması kolay ve pratiktir. Uygulamada sıvı azot  veya karbondioksit kullanılır, sonrasında kızarıklık veya su toplamalar, onu takiben de koyu renkte kabuklanmalar olabilir. Ortalama 2 hafta içinde kabuklar dökülür ve daha canlı renkte canlı bir deri ortaya çıkar.

Dudaklarını ön plana çıkar

Bu Eylül'de yapman gereken, dudaklarını ön plana çıkarmak. Bunun için M.A.C. Indulge serisiyle tanışmanı öneriyorum.

"M.A.C Indulge seni; hiçbir isteğin norm dışı , hiçbir davranışın uygunsuz olmadığı baştan çıkarıcı bir dünyaya davet ediyor. Eğer kendine güvenin varsa, partiye katıl! Limit yok; menüde baştan çıkarıcı kremsi allıklarla donan, iştah açıcı belirgin dudakları önplana al ve gözleri ışıltılı farlarla ve simsiyah bir mascara ile derinleştir..."

13 Ağustos 2013 Salı

Kenzo'dan yepyeni bir parfum


Klasik Kenzo şişelerini bir kenara bırak ve gelincik kokusunun yeni tasvirini yeni şişesiyle deneyimlemek için Eylül'ü bekle.

COLGATE OPTİK BEYAZ’LA KIRMIZI ZAMANI

Bir haftada bir ton daha beyaz dişler sağlayan Colgate Optik Beyaz, seni bu sonbahar, kırmızı modasına dâhil olmaya çağırıyor.
Geçmişten günümüze çarpıcılığı yadsınamaz tek renk olan kırmızı, Colgate Optik Beyaz gülüşün ile tamamlandığında bu sonbaharın en çarpıcı stili seninki olacak!
En güzel aksesuarın olan bembeyaz gülüşünü kırmızının hâkimiyetine bırak, modayı muhteşem gülüşün ile yansıt…

Kırmızı Akımına Katıl
Colgate Optik Beyaz, en güzel aksesuarınız olan gülüşünüz ile tüm zamanların ikonik rengi kırmızının yollarını kesiştiriyor. Bir diş macunundan öte bir güzellik ürünü olarak tasarlanan Colgate Optik Beyaz, Maybelline New York Hydra Supreme 535 Kırmızı Ruj hediyeli özel paketlerini Eylül ayı süresince moda severlerle buluşturuyor. Modası hiçbir zaman geçmeyen kırmızı rujun ve beyaz gülüşün ile yeni sezonda stilin çok daha çarpıcı olacak.

Yeni sezondaki kırmızı akımını Colgate Optik Beyaz ile tamamla...

www.facebook.com/ColgateOptikBeyaz

Optik Beyaz Diş Macunu 75 ml: 12,75 TL 
Optik Beyaz 360 Diş Fırçası 1+1: 12,45 TL 
Optik Beyaz Ağız Çalkalama Suyu 250ml: 8,95 TL 
Optik Beyaz Diş İpi: 6,45 TL




"Yves Rocher 24 Saat Derinlemesine Nemlendiren Jel Krem” YILIN EN İYİ YENİ ÜRÜNÜ ÖDÜLÜNÜ KAZANDI

ESOMAR ve MRIA (Kanada Araştırmacılar Derneği) üyesi uluslararası araştırma şirketi BrandSpark International, Türk tüketicileri tarafından yılın en çok beğenilen yeni Gıda, Temizlik, Ev ve Kişisel Bakım ürünlerini belirlemeye yönelik, 100% tüketici görüşlerine dayalı, bağımsız ve prestijli bir uluslararası ödül programı olan En İyi Yeni Ürün Ödülleri Türkiye’nin 2013 yılı kazanan listesini açıkladı.
Yves Rocher 24 Saat Derinlemesine Nemlendiren Jel Krem, günlük cilt bakımı kategorisinde tüketicilerin oylarıyla 2013’ün En İyi Yeni Ürünü  ödülünü kazandı. Jel dokuya sahip bu krem İçeriğindeki Akçaağaç ve Mavi Agav Özsuları'nda bulunan aktif moleküller cildi nemlendirir ve ve cilt nemini tüm dış etkenlere rağmen 24 saat boyunca korur. Uygulandığı andan itibaren cildi rahatlar, cilt taze ve canlı bir görünüme kavuşur, ışıldar.  Ayrıca cilde yumuşaklık veren ve cildi yatıştıran Organik Hamamelis (Sihirli Ceviz) Suyu içerir.


2013’ün En İyi Yeni Ürünleri, BrandSpark International araştırma şirketi tarafından, Türkiye’de bu yıl ikincisi gerçekleştirilen, BrandSpark Türkiye Alışveriş Tutum ve Alışkanlıkları Araştırması sonucunda belirlendi. Yeni ürünler ve inovasyon alanında Türkiye’de yürütülen en kapsamlı çalışma olma özelliğini taşıyan bu araştırmada, 14,870 Türk tüketicisi 74 farklı ürün kategorisinde toplam 113 marka ve 241 ürünü değerlendirdi.

Yves Rocher Pazarlama Direktörü Gizem Ürkmez : 24 Saat Derinlemesine Nemlendiren Jel Krem Yves Rocher Bitkisel Kozmetik Laboratuvarları’nın eşsiz buluşlarından biri olarak markamızın botanik uzmanlığını araştırma ve geliştirme tecrübesiyle birleştiren çalışmalara en güzel örneklerden biridir.
BrandSpark Türkiye Alışveriş Tutum ve Alışkanlıkları Araştırması, En İyi Yeni Yeni Ürünleri belirlemenin yanı sıra, evin alışverişinden sorumlu kişinin, alışveriş ve medya takip alışkanlıkları temelinde, güncel bir “alışverişçi” portresi ortaya koyuyor. En İyi Yeni Ürün Ödülleri programının kurucusu ve BrandSpark International araştırma şirketinin başkanı Robert Levy, araştırma sonuçlarının Türk tüketicilerinin, En İyi Yeni Ürün Ödülleri gibi, bağımsız tüketici tavsiyelerine önem verdiğini gösterdiğini söyleyerek ekledi: “Her yıl yüzlerce yeni ürün piyasaya çıkıyor –Türk tüketicilerin karar vermek için kendileri gibi diğer tüketicilerin tavsiye ve onayına başvurmak istemesi çok doğal”.
Yves Rocher 24 Saat Derinlemesine Nemlendiren Jel Krem’in En İyi Yeni Ürün Ödülü kazanmış olması şu anlama geliyor: Bu ürün gerçek tüketiciler tarafından satın alınmış ve kategorisindeki en iyi ürün olarak diğer tüketicilere de tavsiye edilmektedir.”
Dünyada ilk kez 2003 yılında düzenlenen En İyi Yeni Ürün Ödülleri, günümüzde hızlı tüketim ürünleri alanında Kuzey Amerika’nın en prestijli ödül programı kabul ediliyor. Levy sözlerine şöyle devam ediyor: “Kazananların belirlenmesi sürecinde herhangi bir jürinin yer almaması ve birincilerin 100% tüketicilerin oylarıyla seçilmesi çok önemli. Böylece tüketiciler herhangi bir ürünün reklamında ya da ambalajının üzerinde En İyi Yeni Ürün logosunu gördüklerinde, o ürünü kendileri gibi tüketicilerin kullanıp tavsiye ettiğinden emin oluyor”.
En İyi Yeni Ürün Ödülleri programı Türkiye’de güçlü medya ve perakende sponsorlarının desteğine sahip. Bu sponsorlar arasında Türk tüketicisinin yakından tanıdığı ve güvendiği Evim, Lezzet, Elele ve Seninle dergileri ve Migros da yer alıyor.

Kraliçe Arı Olmaya Hazırlan!

Doğallıktan ilham alan The Body Shop’un Honeymania serisi içeriğindeki bal özleri sayesinde cildi besleyerek etkili bir nemlendirme sağlıyor. Cildi ve vücudu özel hissettirecek yeni Honeymania serisi, cilde vadettiği pürüzsüz bir yumuşaklık kazandırıyor. Nemlendirmenin yanı sıra bal kokusu ile de ferahlatıcı bir etki bırakan seriye tüm The Body Shop mağazalarından ulaşılabilir.
Honeymania’nın zengin nemlendirme özelliğine kendini bırakarak özündeki bal aromasından faydalanabilirsin. Honeymania serisindeki ürünler, birbirinden farklı çiçeklerden elde edilen doğal ballardan oluşuyor. Bal özünün vücuda işlenen zenginliği, vücudu besleyerek günlük bakımı tamamlıyor.
Petek desenli kabartmalar ve koleksiyonda sabunların üzerinde yer alan arı desenleri ise koleksiyonu özel kılıyor. İçerisinde dudak nemlendiricisi, parfüm, body butter, duş jeli, vücut peelingi ve banyo tuzu bulunuyor. 
The Body Shop’un 24 saat nemlendirme özelliğiyle dikkat çeken ikonik Body Butter’ı, Honeymania serisinde de yerini buluyor. Şeker aromalı dudak nemlendiricisi sürüldüğü anda benzersiz bir etki yaratırken arı desenli sabun, duş jeli ve sonrasında sürülen parfüm ise vücudun güzellik sırlarını açığa çıkarıyor.

Bal Küpü Kadar Zengin Bir Cilt

Doğadan elde edilen lezzetli bal ile ortaya çıkan Honeymania serisi aynı zamanda cilde güçlü nemlendirme ve yumuşatıcı özelliği sunuyor. Etiyopya yağmur ormanlarından elde edilen bal, Yerel Adil Ticaret anlayışıyla el ile toplanarak olgun peteklerden hazırlanıyor.
Tatlı Hisler Cildinizde Hayat Buluyor
Honeymania serisini keşfederek, altın sarısı rengindeki balın büyüleyiciliğiyle birleşen yoğun çiçek kokusundan keyif alabilirsiniz. 24 saat nemlendirme özelliğiyle cilde doğrudan etki yapan Body Butter ile mutluluğu yakala!

HONEYMANIA SERİSİ
Dudak Nemlendiricisi
Dudak koruyucusu dudakları nemlendirirken aynı zamanda tatlı bir aroma bırakıyor. Ruju Sürün ve dudaklarınıza yayın!
15.90 TL
Bal Aromalı Sabun 
Cildin nefes almasını ve ferahlamasını sağlayan sabun üzerindeki petek tasarımı ile arılara olan sempatimizi arttırıyor!
















Eau De Toilette
Honeymania serisindeki parfümün kokusu ile deli olabilirsiniz. Bileğinizin orta noktasına sıkın ve yoğunlaştırılmış bal kokusuyla buluş.
41.90 TL

Honeymania Banyo Tuzu
Banyo tuzu ile rahatlayın ve banyo köpüğüyle unutulmaz bir bal aroması tecrübesi yaşayın!
26.90 TL












Body Butter 
24 saat nemlendirme sağlayan Body Butter ile cildin tamamını rahatlatarak pürüzsüz bir his yakalayın. Her bir Body Butter kutusu binlerce çiçekten elde edilmiş bal özü içeriyor.
42.90 TL

Duş Jeli
Honeymania serisinde yer alan duş jeli, birkaç damla ve köpürtme sonucunda vücudunuzda temiz ve enfes kokular bırakacak.
19.90 TL

Vücut Peelingi
Cildi yumuşak ve kadifemsi kılacak vücut peelingine The Body Shop severler bayılacak…
37.90 TL

Küçük bir bakım önerisi

Kumsalda saçlarınla ışıldamak için plaj çantana, argan, jojoba ve badem yağı içeren yetkili salonlardan edinebileceğin Wella Sp Luxe Oil'i ekle. Şu sıralar yanımdan ayıramadığım mucizevi yağ, saçlarımı eski sağlıklı görünümüne kavuşturdu!

 (100 ml. 75 TL)

GENÇ BİR CİLDİN SIRRI "NUXELLENCE JEUNESSE"

Enerji veren anti-aging bakım kremi "Nuxellence", cilt hücrelerine kaybettiği enerjiyi geri kazandırırken kırışıklıkların ve ince çizgilerin azalmasına yardımcı olup, cildinin pürüzsüz bir görünüme kavuşmasını sağlayacak...

Dermokozmetikte harikalar yaratan dünyaca ünlü Fransız markası Nuxe'ün cilde enerji veren anti-aging bakım kremi "Nuxellence" cildin için özel bir alternatif oluşturuyor.
Yaz aylarında güneş ışınlarının verdiği tahribata karşı cildinize kaybettiği enerjiyi geri kazandırmaya yardımcı olacak Nuxellence cildin ilk uygulamadan itibaren daha pürüzsüz ve daha ışıltılı görünmesini sağlayacak.
Cildin mitokondri DNA’sının onarımındaki etkileri ortaya koyulan ve NUXE’e 3 yeni patent getiren Passiflora, Anchuse (Sığırdili) ve Coquelicot (Gelincik) çiçeklerinin özleriyle "Nuxellence" hafif ve kadınsı hoş kokusuyla da dikkat çekiyor.

4 haftadan sonra gözle görülür bir şekilde genç bir cilt...
İçeriğindeki Souci bitkisinin taç yaprakları, Araucaria tohumları, doğal hiyalüronik asit, Galanga yaprakları kırışıklıları ve küçük çizgileri düzeltip azaltarak cilde dolgun bir görüntü veriyor. Maca bitkisinin kökleri mikrosirkülasyonu aktive ederken, kakao hücreleri ve zeytin yaprakları ise cilt tonunu düzenlemesine yardımcı oluyor. Cildi anında pürüzsüzleştiren “Nuxellence" bakım kremi başka yüz bakım ürünleriyle birlikte kullanıldığında diğer ürünlerin etkisini arttırma özelliğine de sahip.

50 ml. 199 TL

6 Ağustos 2013 Salı

Fransa'dan Üzücü Bir Haber Var!

Pierre Fabre Grubu’nun Kurucusu & Genel Müdürü Sayın Pierre Fabre Fransa, Castres’da hayatını kaybetti.


Pierre Fabre Laboratuvarları, ilaç ve dermokozmetik sektöründe ikinci bağımsız Fransız Firması. Türkiye’de bilinen dermokozmetik markaları arasında Avéne, Elancyl, Ducray, Klorane, Klorane Bébé, Pierre Fabre Dermatologie yer alıyor.

Fransa, Castres, 20 Temmuz 2013 –
Pierre Fabre Laboratuvarlarının kurucusu & Genel Müdürü olan Sayın Pierre Fabre’ın vefat haberi büyük bir üzüntü yarattı.

87 yaşında vefat eden Pierre Fabre, şirketi kurduğu 1961 yılından günümüze kadar yönetimde ve tüm karar mekanizmalarında aktif rol almış ve tüm enerjisini son günlerine kadar şirketi geliştirmek için harcamıştır.
10.000 çalışanıyla, 130’dan fazla ülkede yer alan Pierre Fabre Grubu, bugünkü başarısını son derece çalışkan, girişimci ve vizyon sahibi olan Sayın Pierre Fabre'a borçlu. Pierre Fabre araştırma, geliştirme ve sanayileşme yatırımlarına öncelik vererek, kurumun gelişmesini ve çok uluslu bir firma olmasını sağladı. Girişimci vizyonu, benzersiz azmi ve sıradışı çalışma kapasitesiyle, Pierre Fabre firmasını ve ekibini başarıya ulaştırmıştır. Bu başarıyı, şirketin bağımsızlığını korumak, kökenine sadık kalmak, orta vadede ayrıcalık yaratmak, uzun vadede sürdürülebilirliği sağlamak için sanayileşmede olduğu gibi araştırma alanında da yatırımlar yapmak gibi önem verdiği değerlere bağlı kalarak elde etmiştir. Ayrıca, şirket çalışanları ile şirketin sermayesi arasında ilişki yaratarak ve insan ilişkilerine öncelik vererek çalışanların refahı için çaba sarfetmiştir.

Pierre Fabre her daim, mütevazi, sağduyulu ve cömert tarzıyla şirketin kendinden sonra da devamını arzuladığı için toplum yararına bir vakıf kurarak tüm hisselerini vakfa devretmiştir. Bu sayede kurumu ölümsüzleştirmiştir.

Pierre Fabre Hakkında
Pierre Fabre Laboratuvarları, ilaç ve dermo kozmetik sektöründe ikinci bağımsız fransız firması olup, 2012 yılında satışların %54’ü yurtdışından sağlanmakla beraber 1,98 milyar Avro ciroya sahip olmuştur. Pierre Fabre dünyada 42 ülkede iştirake sahiptir ve ürünleri 130’dan fazla ülkede dağıtıma sunulmaktadır. Pierre Fabre İştirakleri holding şirketi içinde Pierre Fabre laboratuvalarının %65'i Pierre Fabre kuruluşuna aittir ve 1999'dan bu yana kamu hizmeti gören kuruluş olarak algılanmaktadır.
Buna ek olarak, 2005 yılında şirket çalışanları için kurulan bir hissedarlık programına göre, çalışanların %7 payında hisse sahibi olması sağlanmıştır.Böylece, şirketin bağımsızlık ve sürdürülebilirliği sağlanmıştır.
Pierre Fabre firması faaliyetleri, sağlık sektörünü eczane içerisinde satılan ilaçlar (OTC)’dan dermo kozmetik bakım ürünlerine kadar tüm sağlık sektörünü kapsamaktadır.Pierre Fabre bünyesinde, 1400 Ar&Ge elemanı olmak üzere 10.000 çalışan bulunmaktadır. Üç öncelikli araştırma alanı, onkoloji, dermatoloji ve nöropsikiyatridir. Pierre Fabre Laboratuvarları, Avène, A-Derma, Galénic, Klorane, Naturactive, René Furterer ve Pierre Fabre Ağız Sağlığı markalarıyla Fransa’da dermokozmetik, saç ve ağız sağlığı ürünlerinde eczane pazarında ilk sırayı almaktadır.
100’den fazla ülkede satılmakta olan Avène markası, Avrupa, Japonya ve Çin’de dermo kozmetik bakım ürünlerinde lider konumdadır. İlaç alanında, Pierre Fabre 4 ana tedavi alanına öncelik vermektedir : onkoloji, dermatoloji, nöropsikiyatri ve kadın sağlığı.
Onkoloji alanı ile, Pierre Fabre uluslararası alanda cirosunun yaklaşık %90’nını gerçekleştirmiştir. 2012 yılında  Pierre Fabre Laboratuvarları Fransız sertifikasyon grubu AFNOR tarafından kurumsal sosyal sorumluluk (corporate social responsibility (CSR)) performansı açışından ileri düzeyde denetlenmiştir.

VE ESSIE 2013 YAZ KOLEKSİYONU KARŞINDA!


Sonunda!

Yılın en tasasız ve canlı zamanı -- Yaz! 

Durup rahatladığım, saçımı açıp güneşte iyice eğlendiğim bir zaman. Eğer şanslıysam muhteşem bir yaz evinde, dalıyor ya da jet ski üzerinde dalgalarla dans ederken rüzgarı saçımda hissediyor olurum.  Yazın biraz eğlenmekten daha canlandırıcı bir şey yok, hatta biraz ‘yaramazlık’ bile yapabilirsin.

Yaramaz denizci— Essie naughty nautical
Denizlerde Deli Olmak!
Yaz bundan ibaret: rahat bir ortam ve eğlenceyi seven bir tavır. Bu, tüm endişelerinizden kurtulup eğlenceye dalmanın tam zamanı; aynı serin mavi okyanus sularınadalar gibi.  Eğer yeterince derine dalarsanız güneş ışığının denizin derinliklerini nefes kesici bir deniz mavisi pırıltıyla delip geçtiğini göreceksiniz. Eğer bu esin kaynağı olmazsa ne olur bilemiyorum! Tüm bunların üstüne sahildeki
harika bir günün sonunda deniz hem göz kamaştırıcı hem de hafif ve tatlı bir şekilde pırıldıyordu ki, son koleksiyonumda bunu hafif payetlerle tekrarlamak zorunda hissettim kendimi! Bir var, bir yok pırıltıları seviyorum; hafif fakat kendini belli eden tarzlar benim alameti farikam.

Salla tekneyi— Essie rock the boat
Teknenin güvertesinden manzara harika!
İşte burada kaybolmak isterdim...
Denizde kaybolmak! Benim için bu sezon tek bir kelimeyle özetlenebilir: kutlama. Gün batımında bir teknenin güvertesinde eşim Max’in doğum günü şerefine kadeh kaldırmak günü sonlandırıp geceye başlamak için ne kadar da ihtişamlı bir yol. İster Manhattan ister Capri olsun,herhangi bir adanın etrafında tekneyle gezmek denizhavası almanın ve güzel kıyı manzarasını izlemeninen iyi yolu.  Yazı kutlamak için en sevdiğim şey egzotik yerlere yatla gitmektir. Amalfi Kıyısı’nda tekneyle giderken gök ve denizin mavi ve menekşe renklerine kaybolmak kadar güzel bir şey yok. Suyun üzerindeyken renkler birbiriyle karışıp birbirlerinden yansırken öylesine baş döndürücü güzellikte yaz mavisi prizmaları oluşturuyorlar ki, tekne yavaşça sallanarak beni büyüleyici, renk dolu rüyalara daldırıyor. İşte bunun gibi anlar – ve renkler! – bu mevsimi benim en sevdiğim mevsim yapan.

Kıyıda sandaletler—Essie the girls are out

Yaz modasını doğru uygulayabilmek hep eğlenceli bir hedef olmuştur; gardırobuma hafif bir “je ne sais
quoi” eklemenin yolu. Cesur renkler ve uçuşan ipeksi kumaşlarla oynamak hep mevsimin en sevdiğim kısmı olmuştur. Yazın dışarıda olmayı ve dolaşmayı çok seviyorum ve aynı şekilde ayak parmaklarımın da en sevdiğim ve olmazsa olmazım açık burunlu sandaletlerimi giydiğimde – dışarıda olmasını seviyorum. Dört Temmuz’da Hamptons’dayken gökyüzü hayatımda gördüğüm en yoğun parlaklıkta havai fişeklerle parıldıyor. Hemen notumu aldım ki bu muhteşem havai fişek hissini yakalayabileyim. Mükemmel fuşya gösteriden sonra canlı müzik eşliğinde narlı kokteyllerimizi içtiğimiz geç saatte yenen bir akşam yemeğine geçiyoruz. İşte tam da benim tarzımda bir yaz gecesi!
Kızlar dışarıda!

Eğlenceli bir denizcilik anı— Essie the more the merrier

Deniz mahsulleri salatamdaki o sulu misket limonu kabuğu bana renk ve ton avcılığı yapacağım bu günde tam da ihtiyacım olan enerjiyi veriyor.Renkli ve sağlıklı yiyecekler beni hep düşündürür:tabağınızda ne kadar fazla renk varsa o kadar fazla besin alırsınız ve tırnaklarınızda da ne kadar fazla ton varsa, o kadar fazla heyecan yaşarsınız! Doğu Hampton kıyısı açıklarında, Atlantik’in opak yeşil sularında gezinen sakin bir deniz kaplumbağası fark ediyorum. İşte hayat bu! Hatırlamak için kameraya bile ihtiyacım olmayacak bir renk cümbüşü vardı bu muhteşem okyanus sularında. Tüm öğleden sonra bu rahatlatıcı yeşil ruh halinde kalmamı sağladı. Ve hemen dedim ki, bu göz alıcı ton yaz koleksiyonu için yeni bebeğim!
Ne kadar kalabalık,  o kadar eğlenceli

Denize elverişli— Essie full steam ahead

Yazla ilgili en önemli şey fark etme ve fark edilmenin önemli olduğudur. Güney Fransa’daki Regatta tekne yarışlarını izleyen büyük şapkalar ve büyük güneş gözlükleri dikkatinizi çeker, biraz daha fazlasını hak eden bir kombindir bu. İşte burada devreye hafif punç lilası girer! Yaz organizasyonuna yeni bir şey giymek beni çok mutlu eder. Kalabalıktan hafif fakat modaya lider bir görünümle ayrılmak benim uzmanlık alanım! Peki bu lila rengi için esin kaynağım neydi? Tek yapmam gereken yazın güneş batarken son dakikalarda gök yüzüne bakmaktı; tam da bu dakikalarda gök yüzü eflatunun en hafif tonuna bürünür.
Tam gaz ileri!

Kıyıya demirli—Essie sunday funday

Flörtöz tonları ararken uzaklara yaptığım seyahatlerle ilgili önem verdiğim bir çok hatıram var; sonsuz okyanusu ve bakir koyları ile güneşli St. Barts’a yaptığım kış kaçamağı veya hafta sonunda eski usul Hamptons hafta sonu eğlencesi yaşamak için haftanın sonunda şehirden kaçmak gibi. Pazar günlerini evde geçirmek uçağa binmek zorunda kalmadan tamamen stressiz bir ara vermek istediğimde ilk seçeneğim olur. Buna verdiğim isim ‘Pazar günü eğlence günü’dür ve en ideal hali de deniz kıyısında brunch, ufak bir alışveriş ve bolca sahilde geçirilen zaman ve aile ve arkadaşlarla kocaman bir akşam yemeğidir. Yazn güneş dolu bir günden sonra hissettiğim sarhoş edici hissi keşke bir şişeye koyup etiketleyip saklayabilsem. Ama bunu yapabilene kadar yaramaz tonlardaki ufak yaz partim de buna yaklaşıyor.
Pazar günü eğlence günü!

Bir sonraki sefere kadar...
Tek bir şeyden eminiz: sen eğlenirken yaz su gibi akıp geçer. Yakında sandaletleri kaldırıp botları çıkarmanın vakti gelecek ama sorun değil – NY’da son bahar stil işine geri döndü ve en iyilerinin arasına karışıp gösteriş yapmayı iple çekiyorum.